Sebastian Vettel en genç 3 Dünya Şampiyonu. Bu ünvana artık Alman pilot da sahip. 6'sı Şampiyon 24 pilot, 12 takım, 20 yarış ve daha da fazlasının olduğu sezonu geride bıraktık.
Fakat F1 camiası için koşuşturmaca bitmedi. Özellikle Vettel için. Öncelikle Sao Paulo'da ki Raikkonen dahil bir sürü ismin katıldığı Red Bull partisinde şampiyonluğu kutladı.
Daha sonra RBR'in evi MK yani Milton Keynes'de takımla buluşma ve Mateschitz'in ve Red Bull'un evi olan Avusturya'da fanlarla gerçekleştirilen ‘Home Run'da şampiyon Abbey'si ile gösteri yaptı. Bu da yetmedi ordan tekrar İngiltere'ye dönüp Autosport ödüllerine katıldı.
Şimdi sırada İstanbul'da gerçekleşecek olan Fia Prize Giving Gala'da.Daha sonra da büyük ihtimalle doğduğu yer olan Heppenheim yada 2010'dan sonra takılan ismiyle ‘Vettelheim'da bir gösteri turu yapacaktır.
Kısacası şampiyon için işler bitmedi.İnsanlar her zaman sizden daha fazlasını bekler.Vettel şampiyonluğun tadını çıkarsada eminim aklının bir köşesinde şimdiden 2013 sezonu ve 4.şampiyonluğu düşünmeye başlamıştır.Aynı şekilde basın, taraftarlar, takım herkes bu beklenti içinde olacaktır.
Kazandıkça herşey daha kolaylaşıyor, kazanmak kolay gibi gözüküyor olsa da asıl iş tepeye çıktıktan sonra orada kalmayı başarmaktır.Vettel'in ise bu işi genç yaşına rağmen çok iyi kıvırdığı ortada.F1'de ki tam 5 sezonun 4'ünde şampiyonaya oynayıp bunun 3'ünü kazanmak hiç de kolay bir görev değildi.Tabi ki takımı, aracı da Vettel'in yanındaydı. Fakat zaten F1 bir kombinasyon işidir ve şu an RBR gridde ki en iyi kombinasyona sahip.Harika bir takım, Red Bull gibi bir sponsorun tüm desteğini çocuk yaşta arkasına alacak inanılmaz yetenkli genç bir pilot ve olağanüstü bir araç.
Red Bull'un ilk ortaya çıktığı yılda doğan bu alman çocuğun verilen bu desteği karşılıksız bırakmadığı da ortada.
Ayrıca geriden başladı hiç yorumlarına da bu sezon gerekli cevabı verdiğini düşünüyorum. Bunu Abu Dhabi ve Brezilya yarışında gösterdi.Vettel'in geriden başlamamasının sebebi buna hiç gerek duymayacak cumartesiler geçirmiş olmasıydı.Abu Dhabi'de ki müthiş yükselişi ve Brezilya'da başına gelebilecek her türlü tersliğe rağmen yeterli puanları toplaması.
İster ‘Tanrı'nın Eli' deyin ister başka bir şey fakat bana sorarsanız Pazar günü Vettel'in başına ne gelirse gelsin o şampiyonluk gelecekti.Nitekim de geldi.
3 Dünya Şampiyonu pilotun inanılmaz hırsı ve mental gücü ise pastanın üstündeki krema oldu.Gelen bütün eleştirilere, baskılara şampiyonun bulduğu çözüm kulaklarını tıkayıp, kendi işine bakmak oldu.Aynı her sıralama öncesi Abba dinlediğini öğrendiğimiz kulaklıkları gibi.
Şampiyonun en büyük şanslarından biri de bana göre O'nu etkileyebilecek diğer özel hayatı ile ilgili faktörlerin çok düzenli olmasıydı.Menajeri olmayan Vettel'in her zaman yanında olan fakat ilgi çekmeye çalışmayan Norbert Vettel ve yıllar sonra ilk defa bu şampiyonluktan sonra ekranlara bu kadar yansıyan sevgilisi Hanna Prater.Ortaokuldan beri tanıdığı Hanna yarışlara gelsede hiçbir zaman kameraların önünde olmadı.Partilere olan az ilgisi de bu anlamda Vettel'in için kesinlike bir avantaj.
Vettel söylemesi kolay ama ulaşması zor olan bir ünvana efsane bir sezon da ulaştı.Fakat bundan sonra herşey O'nun için daha da zorlaşacak.Hata payı nerdeyse kalmayacak, basının ilgisi, insanların beklentisi artacak.
En Genç 3 Dünya Şampiyonu ünvanını taşımak hiç kolay olmayacak ama Sebastian Vettel müthiş yeteneği, hırsı, mental gücü ve takımından aldığı destekle yoluna en iyi şekilde devam edecektir.
http://www.turkiyef1.com/kose/699/31/3/pinar-han/3-sampiyonluk